Eğitimhane Sağlık Köşesi

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 08 Haz 2013 08:39:48
                                                                                                                   
SUYUN ÖNEMİ

Bir çok hastalığın ana sebebini anlamak için, lütfen aşağıda aktarılan bilgileri dikkatlice ve özenle okuyalım, paylaşalım.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kandaki suyu kullanırsa,
... YÜKSEK TANSİYON hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde omurlardaki suyu kullanırsa,
BEL VE BOYUN FITIĞI hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kemiklerdeki suyu kullanırsa,
gut - atrit gibi romatizmal hastalıklara yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde akciğerdeki suyu kullanırsa,
ASTIM hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde pankreastaki suyu kullanırsa,
ŞEKER hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde midedeki suyu kullanırsa,
ÜLSER hastalığına yakalanırız.
* Bağırsaklarda su eksilirse, kabızlık meydana gelir ve
KOLON kanseri olma tehlikesi yaşarız.
* Hücrenin su eksikliği çok artarsa, beynimiz hücreye oksijen göndermeyi keser. Oksijen kesilmesi sonucunda da hücre KANSERLEŞME sürecine girer !!!...

Hasta olmamak için vücüdumuzu susuz bırakmamalıyız.
Alkali - Canlı su içmeliyiz. Alkali ve canlı olmayan sular ne kadar çok içilse de vücut yine susuz kalmaktadır !!!...
Çağımızın en büyük problemi ; içilen ölü sulardır !!!

Hasta değil susuzsunuz .....



Çevrimdışı NİL35

  • Yönetim Ekibi
  • *****
  • 10.885
  • 94.873
  • 10.885
  • 94.873
# 08 Haz 2013 11:36:45
Yaz zehirlenmelerine dikkat
İzmir Halk Sağlığı Müdürü Doç. Dr. Mustafa Tözün, sıcaklık ve nem oranının artmasıyla yaz aylarında besin kaynaklı zehirlenmelerin görülme sıklığının arttığını, dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketilmemesi gerektiğini söyledi.

Tözün, besin kaynaklı zehirlenmelerin nedeni olan bakteriler ve onların toksinlerinin (zehir) özellikle sıcaklık ve nem oranının yükselmesiyle üremek için uygun ortam bulduğunu belirtti.


Yaz aylarında besin kaynaklı zehirlenmelerin görülme sıklığına artış olduğuna değinen Tözün, "Çoğunlukla hafif seyirli ve kısa süreli hastalıklar yaşanıyor. Ancak zehirlenmeye yol açan besinle ve kişiyle ilgili bazı faktörler hastalığın kimi zaman daha ağır seyretmesine hatta ölümcül olmasına yol açıyor" dedi.
 

BAĞIRSAK ENFEKSİYONLARI TEHDİT EDİYOR

Kuyu suyu kullanımı veya besinlerin çiğ tüketilmesi sonucu bulaşıcı virüs hastalıklarının ortaya çıkabildiğine dikkati çeken Mustafa Tözün, bu durumun yaygın olarak bağırsak enfeksiyonlarına sebep olduğunu, ishallerin toplum sağlığını ciddi ölçüde tehdit ettiğini anlattı.


Tözün, sağlıksız besin saklama ortamı, pişirme koşullarının da besin kaynaklı hastalıkların artışına yol açtığına işaret ederek, şöyle konuştu:
"Yaz aylarında olabildiğince dışarıda ve açıkta satılan yiyeceklerin tüketiminden kaçınılmalı, çabuk bozulan kırmızı ve beyaz et, yumurta, süt, balık açıkta bekletilmemeli. Besinlerin hazırlanması ve pişirilmesi aşamalarında hijyen kurallarına özen gösterilmeli. İçinde bulunduğumuz ayda hava sıcaklığının beklenenden yüksek seyretmesi, kusma ve ishal gibi hastalıkların daha erken ortaya çıkması ihtimalini güçlendirmektedir. Pişirilmiş yiyecekler uzun süre oda sıcaklığında saklanmamalı. Yine bu aylarda elektriklerin ara ara kesilmesinin yiyeceklerin bozulmasına neden olabileceği akılda tutulmalı ve çözülmüş olan yiyeceklerin tekrar dondurulmasından kaçınılmalı."


"BEBEKLER VE ÇOCUKLAR DAHA DUYARLI"

Mustafa Tözün, bebek ve çocukların bağışıklık sisteminin erişkinlere göre daha zayıf olduğunu ifade ederek, küçük yaş grubundakilerin besin kaynaklı kusma ve ishallere daha duyarlı olduğunu ifade etti.


Virüs kaynaklı olan ishallerin önlenmesinde besleme öncesi el temizliğinin büyük önem taşıdığını vurgulayan Tözün, tüm meyve ve sebzelerin uygun nitelikle su ile iyice yıkanmasını istedi.

İshali olan bebek ve çocukların derhal sağlık kuruluşuna götürülmesi gerektiğini ifade eden Mustafa Tözün, şunları söyledi:
"Besin zehirlenmesi kadar sık rastlanılmasa da özellikle meyvelerin bol olarak tüketime sunulduğu bu aylarda, dalından koparılan meyvelerin tarım ilaçları kalıntıları ile bulaşık olma ihtimali mutlaka göz önünde tutulmalı. Bu tür ilaçların kan hücreleri ve kimi enzimler üzerinde olumsuz etkileri var. Tarım ilaç kalıntılarını uzaklaştırmak ve olası zehirlenmelerden korunabilmek için yıkama, meyve ya da sebzenin kabuklarını soyma gibi temel koruyucu işlemler mutlaka uygulanmalı."
Yaz sıcaklıklarının ciddi sıvı kayıplarına ve buna bağlı kimi rahatsızlıklara yol açabileceğine işaret eden Mustafa Tözün, "Su içmek, yoğurt gibi mayalanan süt ürünlerini cacık ve ayran şeklide tüketmek terle kaybolan minerallerin başta sodyum olmak üzere yerine konmasında büyük önem taşıyor" diye konuştu.

[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 09 Haz 2013 07:34:26
                                                                                                             
ÇÖREK OTU

Uzmanlardandan diş tedavisi ve ağzı sağlığı için önemli tavsiyeler… Çörek otunun üç ayrı cinsi bulunuyor. Bunlardan Türkiye’de yetişen,..
Almanya’nın başkenti Berlin’de diş hekimliği kliniği bulunan, yaptığı çalışmalarla Belçika ve Kırgızistan’daki üniversitelerden fahri doktorluk unvanları alan Dr. İsmail Özkanlı, ‘çörek otu yağı’ndan elde ettiği ve patentini aldığı ürünlerle başta dişte kemik erimesi ve dökülme olmak üzere, tedavisi zor birçok soruna çözüm ürettiğini savundu.
Dr. İsmail Özkanlı, tatile geldiği Mersin’in Erdemli ilçesinde, AA muhabirine yaptığı açıklamada, uzmanlığının implant cerrahi üzerine olduğunu, 2004′den bu yana da araştırmalarını ”her derde deva olan” çörek otu yağı üzerine yoğunlaştırdığını söyledi.
Dişte kemik erimesi ve dişlerin dökülmesinin Almanya’da her iki kişiden birinde görüldüğünü ifade eden Özkanlı, şöyle devam etti:
”Türkiye’de de benzeri bir durum olduğunu tahmin ediyorum. Bu sorunların çözümü için çalışma yaparken çörek otu yağı dikkatimi çekti. Tıpta değişik hastalıklar üzerine çörek otu yağıyla ilgili çok sayıda araştırma var. Ancak, ağız ve diş sağlığı üzerine araştırma yok. Almanya ve Türkiye’den temin ettiğim çörek otu yağı ile diş sorunlarına şifa bulmaya çalıştım. Bu alandaki uzmanlardan da yardım aldım. Yaklaşık 1,5 yıl süren araştırmalar sonucu elde ettiğimiz ürünlerle tedavide büyük başarı sağlandı.”
Özkanlı, çörek otu yağının, başta dişte kemik erimesi ve dökülme olmak üzere tedavisi zor birçok soruna, ağızda yara ve dudakta uçuklara şifa verdiğini belirlediklerini ve ürünlerini geliştirdiklerini belirterek, ”elde ettiğim başarılar nedeniyle Belçika’daki World Information Distributed University ve Kırgızistan Bişkek Üniversitesi tarafından fahri doktorluk unvanı verildi. Araştırmalarımı da kitap haline getirerek tıp dünyasına sundum” dedi.
Özkanlı, Mısır ve Almanya’da çörek otu yağını kapsül olarak üreterek, satışa sunduklarını ifade ederek, ”Çörek otunun üç ayrı cinsi bulunuyor. Bunlardan Türkiye’de yetişen ‘Nigella Damassina’nın bağırsak rahatsızlıklarına, Mısır’da ve Afrika ülkelerinde yetişen ‘Nigelazativa’ türlerinin de bakterilere, mantarlara ve virüslere karşı etkili olduğu biliniyor. Ürünlerimizi yakın zamanda Türkiye’de de piyasaya süreceğiz” diye konuştu.

     

Çevrimdışı dost63

  • Bilge Üye
  • *****
  • 1.804
  • 6.042
  • 3. Sınıf Öğretmeni
  • 1.804
  • 6.042
  • 3. Sınıf Öğretmeni
# 09 Haz 2013 08:48:23
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
                                                                                                                   
SUYUN ÖNEMİ

Bir çok hastalığın ana sebebini anlamak için, lütfen aşağıda aktarılan bilgileri dikkatlice ve özenle okuyalım, paylaşalım.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kandaki suyu kullanırsa,
... YÜKSEK TANSİYON hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde omurlardaki suyu kullanırsa,
BEL VE BOYUN FITIĞI hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde kemiklerdeki suyu kullanırsa,
gut - atrit gibi romatizmal hastalıklara yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde akciğerdeki suyu kullanırsa,
ASTIM hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde pankreastaki suyu kullanırsa,
ŞEKER hastalığına yakalanırız.
* Vücut su kıtlığı çektiğinde midedeki suyu kullanırsa,
ÜLSER hastalığına yakalanırız.
* Bağırsaklarda su eksilirse, kabızlık meydana gelir ve
KOLON kanseri olma tehlikesi yaşarız.
* Hücrenin su eksikliği çok artarsa, beynimiz hücreye oksijen göndermeyi keser. Oksijen kesilmesi sonucunda da hücre KANSERLEŞME sürecine girer !!!...

Hasta olmamak için vücüdumuzu susuz bırakmamalıyız.
Alkali - Canlı su içmeliyiz. Alkali ve canlı olmayan sular ne kadar çok içilse de vücut yine susuz kalmaktadır !!!...
Çağımızın en büyük problemi ; içilen ölü sulardır !!!

Hasta değil susuzsunuz .....





 Sağolun hocam

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 Haz 2013 07:21:50
                                                                                                                       
FAYDALI BİTKİLER                                                                                                       Çağlardan beri insanlar tedavi amacıyla bitkilere yöneliyor. Son yıllarda bunun daha popüler olmasının nedeni, sağlık sigortalarının ve ilaç fiyatlarının yüksek olması. İşte doğal tedavi amaçlı kullanılan faydalı bitkiler…
1.Aloe Vera
Toplum arasında en çok bilinen ve kullanımına en çok rastlanılan bitki olan aloe vera, güneş veya kazalar sonucu oluşan yanıkların tedavisinde tercih ediliyor. Bitkinin asıl yararlı kısmı aloe vera yaprağı. Aloe vera yetiştirmek için tek gerekli şey ise su. Yaprağın içinden çıkan su yanıkların neden olduğu acıyı azaltıyor ve iyileşme sürecini hızlandırıyor.
2.Kızılcık Suyu
Kızılcık suyunun en çok bilinen yararı boşaltım sistemi sorunlarını çözmekteki etkisidir. Bakteriyel enfeksiyonu tedavi ederek sorunların çözülmesini sağlar. Kızılcık suyu, yüksek kolesterol ve kalp yetmezliği gibi sıkıntıları olan hastaların kalp sağlığını olumlu yönde etkilemektedir. C vitamini yönünden de oldukça zengin olan kızılcık suyu, dişlerin çürümesini ve plak oluşumunu engeller. Kızılcığın içinde bulunan asitler bileşikler ise böbrek ve tümör oluşumunu önler.
3. Ekinezya
Ekinezya Amerikan yerlilerinin yaraları iyileştirmekte kullandıkları ve bilinen hiçbir yan etkisi olan bir bitkidir. Ekinezyanın içinde bulunan maddeler grip ve nezle virüslerine karşı etkili olduğu için özellikle grip mevsimlerinde tercih edilmektedir. Ekinezya bağışıklık sistemini güçlendirerek daha hızlı bir iyileşme sağlar. Boğaz ağrıları, öksürük ve tıkanıklık ekinezya bitkisi sayesinde kolayca atlatılmaktadır.

4. Günlük
Anadolu Sığla ağacı olarak da bilinen günlük ağacının gövdesinden elde edilen sakız, özellikle eklem iltihabı ve bursitin tedavisinde kullanılır. Aynı zamanda ishal ve solunum yolları şikâyetleri gibi sorunların tedavisinde de oldukça etkilidir. Ayrıca yüksek kolesterol, damla hastalığı, bel ağrıları, kas yangısı, fibromiyalji, obezlik, dizanteri ve göğüs hastalıklarına da iyi geldiği bilinmektedir.
5. Papatya
Genellikle çayı yapılarak içilen papatya, bağırsaklarda oluşan sorunları rahatlatmasıyla bilinir. Ayrıca mide bulantısı ve gastroentirit tedavisinde de kullanılır. Papatyanın rahatlatıcı özelliği hem çocuklar hem de yetişkinler üzerinde etkilidir. Uyumakta zorluk çeken çocuklarda güvenle kullanılabileceği gibi stres altında hissedildiği zamanlarda da yetişkinler tarafından tercih edilebil
6. Kahve
İçerdiği kafein nedeniyle çoğu beslenme önerisinde yer almayan kahve, bazı durumlarda olumlu etkilere de sahiptir. Acının algılanmasını bloke ederek ağrıların azaltılmasında, bronşları açarak grip, soğuk algınlığı ve astım gibi rahatsızların tedavisinde kullanılabilir. Koreli bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre kahvenin içinde bulunan kafein, fiziksel dayanıklılığı da artırıyor.
7. Çuha Çiçeği Yağı
Çuha çiçeği yağı, genellikle romatoid artiridin etkilerini azaltmada ve kolesterolü düşürmede kullanılır. Çuha çiçeği obezlik, sindirim sorunları ve solunum yolları şikâyetleri için de tercih edilen bir bitkidir. Ayrıca adet öncesi sendromunu şikâyeti olan bayanlar tarafından da kullanılır. Ancak hamilelik söz konusu olduğunda kullanılmaması gerekmektedir.
8. Gümüş Düğme
Dayanılmaz ağrıya neden olan migrenin tam nedeni bilinmiyor. Bazı uzmanlar bu sorunun nedenini baştaki kan damarlarının genişleyerek sinirlere baskı yapmasından kaynaklandığını savunuyor. Gümüş düğme beyinde bulunan kan damarlarını rahatlatarak duyulan acıyı azaltıyor. Gümüş düğme bitkisinin diğer yararları ise doku ve eklemlerde meydana gelen iltihaplar azaltması. Ayrıca yüksek ateşin düşürülmesinde de oldukça etkili olan gümüş düğme, vücutta aspirin gibi işlev görürken yan etkileri olmadığı için daha çok tercih edilebilecek bir bitki.
9. Keten Tohumu
Susam tanelerinden biraz daha büyük olan keten tohumu, Omega–9 ve Omega–3 asitleri, lif, protein, manganez, magnezyum, çinko ve diğer bir dizi mineral açısından oldukça zengindir. Keten tohumu birçok soruna çözüm getirmesi nedeniyle geniş bir kitle tarafından tercih edilir.
10. Sarımsak
Sarımsak pek beğenilmeyen bir kokuya sahip olmasına rağmen sağlık açısından oldukça yararlı bir bitkidir. Mikroplara ve virüslere karşı vücuda direnç kazandırdığı bilinmektedir. Sarımsak kolesterol ve yüksek tansiyonun düşürülmesinde, kan şekerini dengelemede, kanserle mücadelede, bronşitin belirtilerini azaltmada ve bağışıklık sistemini güçlendirmede oldukça etkilidir. Ayrıca soğuk algınlığına da iyi gelmektedir.

Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 10 Haz 2013 09:02:15
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
                                                                                                                       
FAYDALI BİTKİLER                                                                                                       Çağlardan beri insanlar tedavi amacıyla bitkilere yöneliyor. Son yıllarda bunun daha popüler olmasının nedeni, sağlık sigortalarının ve ilaç fiyatlarının yüksek olması. İşte doğal tedavi amaçlı kullanılan faydalı bitkiler…
1.Aloe Vera
Toplum arasında en çok bilinen ve kullanımına en çok rastlanılan bitki olan aloe vera, güneş veya kazalar sonucu oluşan yanıkların tedavisinde tercih ediliyor. Bitkinin asıl yararlı kısmı aloe vera yaprağı. Aloe vera yetiştirmek için tek gerekli şey ise su. Yaprağın içinden çıkan su yanıkların neden olduğu acıyı azaltıyor ve iyileşme sürecini hızlandırıyor.
2.Kızılcık Suyu
Kızılcık suyunun en çok bilinen yararı boşaltım sistemi sorunlarını çözmekteki etkisidir. Bakteriyel enfeksiyonu tedavi ederek sorunların çözülmesini sağlar. Kızılcık suyu, yüksek kolesterol ve kalp yetmezliği gibi sıkıntıları olan hastaların kalp sağlığını olumlu yönde etkilemektedir. C vitamini yönünden de oldukça zengin olan kızılcık suyu, dişlerin çürümesini ve plak oluşumunu engeller. Kızılcığın içinde bulunan asitler bileşikler ise böbrek ve tümör oluşumunu önler.
3. Ekinezya
Ekinezya Amerikan yerlilerinin yaraları iyileştirmekte kullandıkları ve bilinen hiçbir yan etkisi olan bir bitkidir. Ekinezyanın içinde bulunan maddeler grip ve nezle virüslerine karşı etkili olduğu için özellikle grip mevsimlerinde tercih edilmektedir. Ekinezya bağışıklık sistemini güçlendirerek daha hızlı bir iyileşme sağlar. Boğaz ağrıları, öksürük ve tıkanıklık ekinezya bitkisi sayesinde kolayca atlatılmaktadır.

4. Günlük
Anadolu Sığla ağacı olarak da bilinen günlük ağacının gövdesinden elde edilen sakız, özellikle eklem iltihabı ve bursitin tedavisinde kullanılır. Aynı zamanda ishal ve solunum yolları şikâyetleri gibi sorunların tedavisinde de oldukça etkilidir. Ayrıca yüksek kolesterol, damla hastalığı, bel ağrıları, kas yangısı, fibromiyalji, obezlik, dizanteri ve göğüs hastalıklarına da iyi geldiği bilinmektedir.
5. Papatya
Genellikle çayı yapılarak içilen papatya, bağırsaklarda oluşan sorunları rahatlatmasıyla bilinir. Ayrıca mide bulantısı ve gastroentirit tedavisinde de kullanılır. Papatyanın rahatlatıcı özelliği hem çocuklar hem de yetişkinler üzerinde etkilidir. Uyumakta zorluk çeken çocuklarda güvenle kullanılabileceği gibi stres altında hissedildiği zamanlarda da yetişkinler tarafından tercih edilebil
6. Kahve
İçerdiği kafein nedeniyle çoğu beslenme önerisinde yer almayan kahve, bazı durumlarda olumlu etkilere de sahiptir. Acının algılanmasını bloke ederek ağrıların azaltılmasında, bronşları açarak grip, soğuk algınlığı ve astım gibi rahatsızların tedavisinde kullanılabilir. Koreli bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre kahvenin içinde bulunan kafein, fiziksel dayanıklılığı da artırıyor.
7. Çuha Çiçeği Yağı
Çuha çiçeği yağı, genellikle romatoid artiridin etkilerini azaltmada ve kolesterolü düşürmede kullanılır. Çuha çiçeği obezlik, sindirim sorunları ve solunum yolları şikâyetleri için de tercih edilen bir bitkidir. Ayrıca adet öncesi sendromunu şikâyeti olan bayanlar tarafından da kullanılır. Ancak hamilelik söz konusu olduğunda kullanılmaması gerekmektedir.
8. Gümüş Düğme
Dayanılmaz ağrıya neden olan migrenin tam nedeni bilinmiyor. Bazı uzmanlar bu sorunun nedenini baştaki kan damarlarının genişleyerek sinirlere baskı yapmasından kaynaklandığını savunuyor. Gümüş düğme beyinde bulunan kan damarlarını rahatlatarak duyulan acıyı azaltıyor. Gümüş düğme bitkisinin diğer yararları ise doku ve eklemlerde meydana gelen iltihaplar azaltması. Ayrıca yüksek ateşin düşürülmesinde de oldukça etkili olan gümüş düğme, vücutta aspirin gibi işlev görürken yan etkileri olmadığı için daha çok tercih edilebilecek bir bitki.
9. Keten Tohumu
Susam tanelerinden biraz daha büyük olan keten tohumu, Omega–9 ve Omega–3 asitleri, lif, protein, manganez, magnezyum, çinko ve diğer bir dizi mineral açısından oldukça zengindir. Keten tohumu birçok soruna çözüm getirmesi nedeniyle geniş bir kitle tarafından tercih edilir.
10. Sarımsak
Sarımsak pek beğenilmeyen bir kokuya sahip olmasına rağmen sağlık açısından oldukça yararlı bir bitkidir. Mikroplara ve virüslere karşı vücuda direnç kazandırdığı bilinmektedir. Sarımsak kolesterol ve yüksek tansiyonun düşürülmesinde, kan şekerini dengelemede, kanserle mücadelede, bronşitin belirtilerini azaltmada ve bağışıklık sistemini güçlendirmede oldukça etkilidir. Ayrıca soğuk algınlığına da iyi gelmektedir.


Eline ve emeklerine sağlık.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 11 Haz 2013 07:17:38
BAKLA: AFİYETLE YENİYOR, ŞİFA VERİP GÜZELLEŞTİRİYOR

Bakla; kanamayı durdurur, öksürüğe iyi gelir. Boğazdaki şişlere ve bademciklerdeki iltihaplı şişlere iyi gelir. Bakla kabuğu tüylere sürülürse, tüyleri inceltir, zayıflatır, yüzdeki lekeler üzerine konursa, yüzdeki yara, leke izlerini giderir, yok eder, cilde parlaklık verir. Cildin parlaklığını ve canlılığını artırır…
Mısri, Nebati ve Hindi olmak üzere çeşitleri vardır. Nebati olanın çok fazla kabız etkisi vardır. Mısri olan daha rutubetlidir ve daha az besleyicidir; daha çok gereksiz rutubeti vardır. Onun sindirimi zordur ve genellikle çok gaz yapıcıdır. Eğer böyle olmasaydı, çok iyi besleyici olarak arpa keşkeğinden (arpa ile yapılan yemek) daha aşağı kalmazdı. Bu sayede oluna kan daha güçlü ve ağır olur.
Kramplara ve gut hastalığına iyi gelir
ÖZELLİKLERİ
Baklanın iyisi tombul, beyaz kurtlanmamış olanıdır. Onun yenebilir hale getirilmesi için pişirip, içine tuz, biber ilave edilmelidir ve yağda pişirilmelidir. Hindi türdeki bakla kızartılarak ve başka ilaçlarla veya tek başına özel dozlarla belirlenerek kullanılır.
İÇERİĞİ
Bakla, normale yakın mizaçtadır; soğuk ve kuruya meyilli bir içeriği vardır. Ekseriya onun tazesinde fazla rutubet vardır. Tazesi soğuk ve rutubetli olacağından normaldir. Bazıları, baklanın soğukluğunun ikinci dereceye gireceğini söylerler. Bu ifade abartılıdır.
GÜZELLİK
Eğer bakla kabuğu tüylere sürülürse, tüyleri inceltir, zayıflatır, lekeleri giderir. Özellikle, bebeklerin kasığına bundan sürülse, bebeğin tüylenmesini önler. Aynı şekilde, eğer yüzdeki lekeler üzerine konursa, yüzdeki yara, leke izlerini giderir, yok eder, cilde parlaklık verir.
HAREKET ORGANLARI
Adale kramplarına iyi gelir. Onun pişmişi ile yakı yapılırsa guta iyi gelir.
BAŞ ORGANLARI
Baş ağrısı yapacağından, baş ağrısı çekenler kullanmamalıdır. Mısri nevinin içindeki yeşil filizlerden alınıp, ondan yense, lezzeti acıdır. Eğer söz konusu kısım döğülüp, ezilip, gül yağı ile karıştırılırsa ve kulağın içine damlatılırsa, oradaki ağrıyı giderir.
GÖRME
O, balla birlikte, boy otuyla karıştırılıp, bu lapa göze tatbik edilirse, renk kaybı, siyahlaşma, göz kararması yapar. Haricen tatbik edildiğinde iyi gelir. Ayrıca günlük, kuru gül ve yumurta akı ile birlikte yakı yapılırsa, göz kapağının kapanmamasına iyi gelir ve göz kaymasına karşı da yararladır.
YARALAR
Kas yaralarına iyi gelmektedir.                                                                 SOLUNUM
Bakla, göğüs organlarına, kan tükürmeye ve öksürüğe iyi gelir. O, balla ve boy otu tohumunun unu ile karıştırılırsa, boğazdaki şişlere ve bademciklerdeki iltihaplı şişlere iyi gelir ve ondan yapılacak yakı memelerdeki şişlere iyi gelir.
YARARLARI
Bakla çok az temizleyici ve çok gaz yapıcıdır. İyice pişirilirse, gaz yapma özelliği kaybolmaz; arpa keşkeği gibi olmaz. Şüphesiz ki, arpa keşkeğinin gazı da birkaç defa iyece kaynatıldıktan sonra giderilebilir. Ancak baklanın kabuğu soyulup, daha sonra kazanda ezilerek pişirilirse, pek az gazı kalır ve onun ununun gazı daha azdır.
Baklanın Mısri olan çeşidi, daha çok kabız etkiye sahiptir ve onda temizleyici etki de vardır; vücutta yumuşak dokular ve ağır hıltlar meydana getirir.
Kabuğu soyulmuş ve ikiye bölünmüş bakla, kanayan, kesilmiş yaranın üstüne konulsa, kanamayı durdurur.                                                     BESLENME
Onun sindirimi yavaştır; dışarı atılması ve bağırsaklardan inmesi yavaş olur, ancak tıkanıklık meydana getirmez. Bakla kabuğu sirkede pişirilirse, kusmaya mani olur.

Dr. Yaman SÖNMEZ- Ahmet ALMAZ
 

Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 11 Haz 2013 08:45:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
                                                                                                                       
FAYDALI BİTKİLER                                                                                                       Çağlardan beri insanlar tedavi amacıyla bitkilere yöneliyor. Son yıllarda bunun daha popüler olmasının nedeni, sağlık sigortalarının ve ilaç fiyatlarının yüksek olması. İşte doğal tedavi amaçlı kullanılan faydalı bitkiler…
1.Aloe Vera
Toplum arasında en çok bilinen ve kullanımına en çok rastlanılan bitki olan aloe vera, güneş veya kazalar sonucu oluşan yanıkların tedavisinde tercih ediliyor. Bitkinin asıl yararlı kısmı aloe vera yaprağı. Aloe vera yetiştirmek için tek gerekli şey ise su. Yaprağın içinden çıkan su yanıkların neden olduğu acıyı azaltıyor ve iyileşme sürecini hızlandırıyor.
2.Kızılcık Suyu
Kızılcık suyunun en çok bilinen yararı boşaltım sistemi sorunlarını çözmekteki etkisidir. Bakteriyel enfeksiyonu tedavi ederek sorunların çözülmesini sağlar. Kızılcık suyu, yüksek kolesterol ve kalp yetmezliği gibi sıkıntıları olan hastaların kalp sağlığını olumlu yönde etkilemektedir. C vitamini yönünden de oldukça zengin olan kızılcık suyu, dişlerin çürümesini ve plak oluşumunu engeller. Kızılcığın içinde bulunan asitler bileşikler ise böbrek ve tümör oluşumunu önler.
3. Ekinezya
Ekinezya Amerikan yerlilerinin yaraları iyileştirmekte kullandıkları ve bilinen hiçbir yan etkisi olan bir bitkidir. Ekinezyanın içinde bulunan maddeler grip ve nezle virüslerine karşı etkili olduğu için özellikle grip mevsimlerinde tercih edilmektedir. Ekinezya bağışıklık sistemini güçlendirerek daha hızlı bir iyileşme sağlar. Boğaz ağrıları, öksürük ve tıkanıklık ekinezya bitkisi sayesinde kolayca atlatılmaktadır.

4. Günlük
Anadolu Sığla ağacı olarak da bilinen günlük ağacının gövdesinden elde edilen sakız, özellikle eklem iltihabı ve bursitin tedavisinde kullanılır. Aynı zamanda ishal ve solunum yolları şikâyetleri gibi sorunların tedavisinde de oldukça etkilidir. Ayrıca yüksek kolesterol, damla hastalığı, bel ağrıları, kas yangısı, fibromiyalji, obezlik, dizanteri ve göğüs hastalıklarına da iyi geldiği bilinmektedir.
5. Papatya
Genellikle çayı yapılarak içilen papatya, bağırsaklarda oluşan sorunları rahatlatmasıyla bilinir. Ayrıca mide bulantısı ve gastroentirit tedavisinde de kullanılır. Papatyanın rahatlatıcı özelliği hem çocuklar hem de yetişkinler üzerinde etkilidir. Uyumakta zorluk çeken çocuklarda güvenle kullanılabileceği gibi stres altında hissedildiği zamanlarda da yetişkinler tarafından tercih edilebil
6. Kahve
İçerdiği kafein nedeniyle çoğu beslenme önerisinde yer almayan kahve, bazı durumlarda olumlu etkilere de sahiptir. Acının algılanmasını bloke ederek ağrıların azaltılmasında, bronşları açarak grip, soğuk algınlığı ve astım gibi rahatsızların tedavisinde kullanılabilir. Koreli bilim adamlarının yaptığı araştırmalara göre kahvenin içinde bulunan kafein, fiziksel dayanıklılığı da artırıyor.
7. Çuha Çiçeği Yağı
Çuha çiçeği yağı, genellikle romatoid artiridin etkilerini azaltmada ve kolesterolü düşürmede kullanılır. Çuha çiçeği obezlik, sindirim sorunları ve solunum yolları şikâyetleri için de tercih edilen bir bitkidir. Ayrıca adet öncesi sendromunu şikâyeti olan bayanlar tarafından da kullanılır. Ancak hamilelik söz konusu olduğunda kullanılmaması gerekmektedir.
8. Gümüş Düğme
Dayanılmaz ağrıya neden olan migrenin tam nedeni bilinmiyor. Bazı uzmanlar bu sorunun nedenini baştaki kan damarlarının genişleyerek sinirlere baskı yapmasından kaynaklandığını savunuyor. Gümüş düğme beyinde bulunan kan damarlarını rahatlatarak duyulan acıyı azaltıyor. Gümüş düğme bitkisinin diğer yararları ise doku ve eklemlerde meydana gelen iltihaplar azaltması. Ayrıca yüksek ateşin düşürülmesinde de oldukça etkili olan gümüş düğme, vücutta aspirin gibi işlev görürken yan etkileri olmadığı için daha çok tercih edilebilecek bir bitki.
9. Keten Tohumu
Susam tanelerinden biraz daha büyük olan keten tohumu, Omega–9 ve Omega–3 asitleri, lif, protein, manganez, magnezyum, çinko ve diğer bir dizi mineral açısından oldukça zengindir. Keten tohumu birçok soruna çözüm getirmesi nedeniyle geniş bir kitle tarafından tercih edilir.
10. Sarımsak
Sarımsak pek beğenilmeyen bir kokuya sahip olmasına rağmen sağlık açısından oldukça yararlı bir bitkidir. Mikroplara ve virüslere karşı vücuda direnç kazandırdığı bilinmektedir. Sarımsak kolesterol ve yüksek tansiyonun düşürülmesinde, kan şekerini dengelemede, kanserle mücadelede, bronşitin belirtilerini azaltmada ve bağışıklık sistemini güçlendirmede oldukça etkilidir. Ayrıca soğuk algınlığına da iyi gelmektedir.


Eline,emeklerine ve yüreğine sağlık.Teşekkürler.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 12 Haz 2013 06:55:42
MAYDONOZ
Bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kansere ve enfeksiyona karşı koruyor. Uzmanlar, sofradan eksik etmeyin diyor.
Maydanoz, vitamin ve demir deposu.
Uzmanlar, manav ve pazar tezgahlarında her mevsim bulabileceğiniz maydanozu sofranızdan eksik etmeyin diyor.
Bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kansere ve enfeksiyona karşı koruyor.
Beslenme Uzmanı Çiğdem Çetinkaya, “Romatizmal hastalıklara karşı, kalp damar sertliklerinde mutlaka tüketilmesi gereken bir gıda. İdrar yolları enfeksiyonlarında, böbrek taşları olan kişilerde mutlaka tüketilmesi gerekir” dedi.
Son yıllarda maydanoz tüketimi hızla artıyor.
Maydanoz zayıflama reçetelerinin de favorisi.
Uzmanlar bu her derde deva bitkinin çiğ tüketilmesini öneriyor.

Çevrimdışı hacile

  • Bilge Meclis Üyesi
  • *****
  • 28.998
  • 228.785
  • 28.998
  • 228.785
# 12 Haz 2013 07:35:10
Panik atağın belirtileri nelerdir?

1- Çarpıntı, kalp atımlarını duyumsama ya da kalp hızında artma olması
2- Terleme
3- Titreme ya da sarsılma
4- Nefes darlığı ya da boğuluyor gibi olma duyumları
5- Soluğun kesilmesi
6- Göğüs ağrısı ya da göğüste sıkıntı hissi
7- Bulantı ya da karın ağrısı
8- Baş dönmesi, sersemlik hissi, düşecekmiş ya da bayılacakmış gibi olma
9- Derealizasyon (gerçek dışılık duygular) ya da deparsonalizasyon (benliğinden ayrılmış olma)
10- Kontrolünü kaybedeceği ya da çıldıracağı korkusu
11- Ölüm korkusu
12- Paresteziler (uyuşma ya da karıncalaşma duyumları)
13- Üşüme, ürperme ya da ateş basmaları

Panik atak ile ilgili bilinmesi gereken gerçekler nelerdir?
Panik bozukluğu bir kalp rahatsızlığı değildir.
Panik bozukluğu ölüme yol açan bir hastalık değildir.
Panik bozukluğu bir akıl hastalığı değildir.
Panik atağı sırasında insanların öldüklerine, delirdiklerine ya da kontrol dışı davranışlarda bulunduklarına ilişkin hiçbir tıbbi bilgi yoktur.
Panik atak insanı hem duygusal yönde hem de bedensel anlamda aşırı derecede zorlayan bir yaşantıdır fakat bunu yaşayan bilir ve dışarıdan anlaşılmaz.

Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 12 Haz 2013 09:00:06
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
MAYDONOZ
Bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kansere ve enfeksiyona karşı koruyor. Uzmanlar, sofradan eksik etmeyin diyor.
Maydanoz, vitamin ve demir deposu.
Uzmanlar, manav ve pazar tezgahlarında her mevsim bulabileceğiniz maydanozu sofranızdan eksik etmeyin diyor.
Bağışıklık sistemini güçlendiriyor, kansere ve enfeksiyona karşı koruyor.
Beslenme Uzmanı Çiğdem Çetinkaya, “Romatizmal hastalıklara karşı, kalp damar sertliklerinde mutlaka tüketilmesi gereken bir gıda. İdrar yolları enfeksiyonlarında, böbrek taşları olan kişilerde mutlaka tüketilmesi gerekir” dedi.
Son yıllarda maydanoz tüketimi hızla artıyor.
Maydanoz zayıflama reçetelerinin de favorisi.
Uzmanlar bu her derde deva bitkinin çiğ tüketilmesini öneriyor.


ELİNE SAĞLIK.BUTON TEŞEKKÜRLERİNİ GÜNLÜK İÇİN KULLANIYORUM.

Çevrimdışı 38fatma

  • Bilge Üye
  • *****
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 11.244
  • 134.827
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2013 07:03:59
Soğanın Faydaları Nelerdir?

Soğan oldukça faydalı bir şifalı bitkidir, yemeklerimizde  sıkça kullandığımız soğan lezzetinin yanında şifa dağıtan özelliği ile de bilinmektedir, soğuk algınlığına faydası gibi bilinen yararlarının yanında soğan suyu kürü olarak kullandığında adet düzensizliği için oldukça etkili olduğu belirtilmekte olan bir şifalı bitki olarak karşımıza çıkmaktadır. Soğan, şifalı bitkiler arasında içerdiği vitaminler ve besleyici maddeler ile ön plana çıkmaktadır. Soğan b vitamini açısından oldukça zengindir, c vitamini, kükürt, iyot, fosfor gibi vücuda yararlı maddeleri içerir bir nevi antibiyotik vazifesi görür.  Yorgunluğu giderir ve bedene güç ve canlılık verir. İştah açıcı özelliği de vardır. İdrar vasıtası ile vücutta biriken su ve fazla üreyi dışarı atmaya yardımcı olduğu belirtilmiştir.. Soğan zayıflamaya da yardımcıdır, kilo verdirir, şişmanlığı önler, damar sertliğini de önler. Soğan şifalı bitkisi sinirleri yatıştırır, uykusuzluğa iyi gelir. Öksürüğü söktürücü etkisi ile de bilinir. Bir çok kanser hastalığına karşı vücudu koruduğu bilinmektedir. Bağırsak kurtları için de soğan kürü kullanılabilir. Soğanın böbrek taşı konusunda iyi geldiği belirtilsede soğan suyu, adaçayı, maydanoz kürü gibi karışımların söktürücü özelliğe sahip oldukları için böbrekleri yorduğu bilinmesi gerekmektedir. Bu yüzden böbrek rahatsızlıkları olanlara tavsiye edilmez. Özellikle böbrek taşı olanların internetteki kürler, vb karışımları uygulamak yerine bu konuda eğitim almış tek yetkili tanı ve tedavi uygulayabilecek kişiler olan üroloji doktorlarına danışmaları, muayene olmaları gerekmektedir.



Çevrimdışı HASAN YİĞİT

  • Uzman Üye
  • *****
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
  • 4.567
  • 15.466
  • 4. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2013 08:46:18
[linkler sadece üyelerimize görünmektedir.]
Soğanın Faydaları Nelerdir?

Soğan oldukça faydalı bir şifalı bitkidir, yemeklerimizde  sıkça kullandığımız soğan lezzetinin yanında şifa dağıtan özelliği ile de bilinmektedir, soğuk algınlığına faydası gibi bilinen yararlarının yanında soğan suyu kürü olarak kullandığında adet düzensizliği için oldukça etkili olduğu belirtilmekte olan bir şifalı bitki olarak karşımıza çıkmaktadır. Soğan, şifalı bitkiler arasında içerdiği vitaminler ve besleyici maddeler ile ön plana çıkmaktadır. Soğan b vitamini açısından oldukça zengindir, c vitamini, kükürt, iyot, fosfor gibi vücuda yararlı maddeleri içerir bir nevi antibiyotik vazifesi görür.  Yorgunluğu giderir ve bedene güç ve canlılık verir. İştah açıcı özelliği de vardır. İdrar vasıtası ile vücutta biriken su ve fazla üreyi dışarı atmaya yardımcı olduğu belirtilmiştir.. Soğan zayıflamaya da yardımcıdır, kilo verdirir, şişmanlığı önler, damar sertliğini de önler. Soğan şifalı bitkisi sinirleri yatıştırır, uykusuzluğa iyi gelir. Öksürüğü söktürücü etkisi ile de bilinir. Bir çok kanser hastalığına karşı vücudu koruduğu bilinmektedir. Bağırsak kurtları için de soğan kürü kullanılabilir. Soğanın böbrek taşı konusunda iyi geldiği belirtilsede soğan suyu, adaçayı, maydanoz kürü gibi karışımların söktürücü özelliğe sahip oldukları için böbrekleri yorduğu bilinmesi gerekmektedir. Bu yüzden böbrek rahatsızlıkları olanlara tavsiye edilmez. Özellikle böbrek taşı olanların internetteki kürler, vb karışımları uygulamak yerine bu konuda eğitim almış tek yetkili tanı ve tedavi uygulayabilecek kişiler olan üroloji doktorlarına danışmaları, muayene olmaları gerekmektedir.




Eline,emeğine ve yüreğine sağlık.BURAYI İZLEYENLERİN DOKTORA İHTİYACI OLMAZ SANIRIM.

Çevrimdışı şenyurt

  • Tecrübeli Üye
  • ****
  • 205
  • 912
  • 2. Sınıf Öğretmeni
  • 205
  • 912
  • 2. Sınıf Öğretmeni
# 13 Haz 2013 11:34:36
Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi

Çevrimdışı xxsudexx

  • Uzman Üye
  • *****
  • 1.439
  • 3.861
  • 1.439
  • 3.861
# 13 Haz 2013 19:05:28
Migren icin ne yapmaliyim acill:(

 


Egitimhane.Com ©2006-2023 KVKK