Kendi Şiirlerimizi Paylaşalım

Tebrik ederim öğretmenim.Yüreğinize elinize sağlık.

Teşekkür ederim okuyup anlam yükleyen yüreğiniz dert görmesin👍

kutlarım kelimelerinizi

çok teşekkür ederim öğretmenim...
okuyan/ anlayan/ anlamlandıran yüreğinize sağlık...

Kış yakar yakasızları
Sokak ev, soğuk dev
Canı yanan yuvasızları
Bekler ahiret gibi ev....

Yoklukta varlığı yaşarız
Varlıkta yokluğu..
Şu bizi güldüren düş
Çalar bizden çocukluğu..

Yazı-yorum dergisinin 20.sayısında yer alan şiirim

Başarılarınız daim olsun saygıdeğer öğretmenim .

Yüreği ısıtan  sımsıcak bir çay da sevdaya dahil .

   

kalır elbet pencere önlerinde
yorgun sevmenin sardunyaları
yaz ki
başlamadan biten her nüshada
sayfa sayfa boşalır yalnızlık
teyellenen kar iplik
ve vurur yüzüne aldanışın
durulmuyor akacak
kan şiirde bir kalbin çırpınışına."

aklım bir karış havada değil ki benim...
fersah fersah uzaklarda...
-belki, gizli bir derealizasyon-
bulutların koynunda/kucağında...
seviyorum uçan/uçuşan şeyleri;
hazanda sapsarı yaprakları...
zemheride kar tanelerini...
baharda kelebekleri/
uğur böceğinin beneklerini...
yaz dedin mi,
denizin uçuşan köpüklerini/
elbisemin uçuşan eteklerini...
ve her mevsim kahve kokusunu...
sevginin uçuşan buğusunu...
ve umudun sisini...
ve aşkın yankılanan ayak sesini...
ve salıncakları...
ve -inatla- başıma dönmeyen aklımı...
ve kuşları...
illâ kuşları...
en çok kuşları...
dedim ya;
aklım bir karış havada değil ki benim...

Yüreği ısıtan  sımsıcak bir çay da sevdaya dahil .

   

+++

Bilinmezmiş
Güneş  üşür, gece uyumazmış
Dökemezmiş dile  akarsu
İnlediği halde..
Yollar  kısaymış aslında..
Gurbet sıla,sıla gurbetmiş güya..
Camdan kalpler kırılırmış sadece
Gerisi demir gibi sert
Sadece ağlayanlar mertmiş.
Kağıttan duvarlar kaçarmış insandan
Kıl payı düşermiş ana sayfalara
Medyatik yürekli  gençler
Sosyalleşmeden  okuayamazmış
Okusa da anlamazmış hayatı
Bitesiye yorulur
Ölesiye oynarmış..
Bir korkulu rüya
Bir model dünya
Eli kitap tutan azaldıkça
Dili balta saplayan nesiller
Bilemezmiş
Beyinden küçükmüş
Yıkılası dünyda......

Bir pencereyim bozkırda
Kırbaç kırbaç rüzgar yedim
Buz kesti çerçevem
Saçak saçak ak saçlarım
Baharı selamladım, yazı da
Bir serçe kondu bir gün koynuma
Derdiyle dertlendim, sesiyle şenlendim
Gördüm, tokaç sallıyordu kadın
Gördüm, taş kırıyordu adam
Gördüm, gurbete gidiyordu çocuk
Ben gözyaşını da gördüm
Dünyayı da
Muz kabuğunun içini kaşıkla yiyordu kadın
Gördüm adam ağlıyordu
Babalar ağlar mı dedim
Pencereydim
Ben bile ağlıyordum kimi zaman da
Bilmezdim ağladığını babaların
Uyumak bilmem
Ne gecem ne gündüzüm
Bir sokak lambası olsun isterim yoldaşım
Yüreğim aydınlansın
Derdimi ona sereyim
Bozkırda bir pencereyim
Kırdılar neyleyim...

BENLESİN

Şarkın uzak tenhalarında gecelerime
Soğuk bir sensizlik dolar, sanki ölüm gibi,
Mahkumsa tuvalin renkleri gölgelerime;
Renkler yüreğimin içindeki gri gibi

Ruhumun aynaları kırılır yokluğunda
Sensizlik ateşiyle küle döner yüreğim
Gecede savrulan feryadın sonsuzluğunda
Bu yok oluşla tenha garların bekçisiyim!

Taş duvarların sessizliği sinmiş geceme,
Her an ürkerken yalnızlıktan,ansızın sesin;
Ta öteden özleyişle dolar içerime,
Ve sen bu gecede istemesende BENLESİN

                                           Hikmet  BAŞ

şiirler ahhh şiirler;
seher vaktine uçan,
güle aşık bülbüllerin sesidir...

uçmayı unutmuş bir şahinin
uyku akan
gözlerinin seğirmesidir...

seğiren sızıntıların
gölleşen birikintilerine
bent olan kirpikleridir...

kabuk tutmuş yaraların,
-kabuğunun bile-
yaralayan kadar sevilmesidir...

(umut/karanlık/utanç ve isyan
hakkaniyetten uzak sonsuz bir nisyan...
süte yatırılışı çıldırtan yanlışların...
-yetim bir baş/
yetim bir aşk/
yetim bir ülke/
yetim bir coğrafya...-
hangi yetimliğin, hangi savaşın?..
yetimlik ki; kendisine yetmeyen...
yetmeyen yine kendisine bel bağlar...
kansız ve tek kişiliktir çarpışmalar...
çoğul bir darağacının altında dizeler ağlar...)

şiirler ahhh şiirler;
seher vaktine uçan,
güle aşık bülbüllerin sesidir...

uçmayı unutmuş bir şahinin
uyku akan
gözlerinin seğirmesidir...

seğiren sızıntıların
gölleşen birikintilerine
bent olan kirpikleridir...

kabuk tutmuş yaraların,
-kabuğunun bile-
yaralayan kadar sevilmesidir...

şiir;
"kabuk tutmuş yaraların,
-kabuğunun bile-
yaralayan kadar sevilmesidir..."

tebrikler

Gün kısa,yol ince
Sefere az kala yüreğince
Şafak sökmüş ,belin bükmüş
Ölür duygular gidince..

Bir yel misali savrulma
Canına tak eder hasret.
Yaksın  güneş lakin kavrulma
Yaşadıkların  geleceğe nispet.


Tarafsız,  kutupsuz,  yüreğin yönü
Bir amine bakar engelin önü
Fakirin düğünü  ,zenginin ölümü
Açar  tomucuklu  çile düğümü..

sürüklerim eteklerimde mekânsız benliğimi...
çiçekli bir okyanus gibi/
şiirden bir kanat gibi...
eteklerimde...