Seni anlatmak , şu satırlara senin kokunu sindirmek , her güzel şeyde bir parça senden bulmak , içten içe sessizce gecelerce yanmak ,yanmak…, kül olup,Azrail’e kucak açarken, anıların kollarında seni bulup küllerimden tekrardan sana doğmak , her rüzgarda sana savrulmayı istemek, bir sabah güneşini tüm sıcaklığıyla koynuna alıp gelmeni beklemek,zamanı gözlerinde, mekanı gönlünde yitirmeYİ İstemek,kök salmak içine derinden derine yerleşmek senin ömrüne, dilek ağaçlarının dallarından düşüp gelmeni ummak gerçeğime, bi damla sevgiden ummana karışmak , tutunup şiirimin kanatlarından , dolaşmayı hayal etmek seninle sarmaş dolaş mısralarımda , yarım kalan cümlelerimi seninle tamamlamak , her şeye seninle nokta koymak, büyük başlamak hayata kaldığımız yerden ,gözyaşlarımızla silmek alnımızdaki ayrılık yazısını, gerekirse tekrardan yaşamaktan korkmamak ,kışımı ,yasımı… yeter ki boynu bükük kalmasın günlerimin, yeter ki düşman olmasın dünüm bugünüme ,sen yoksun diye…
Düşünüyorum da Nerden nereye , sevdadan cehenneme düşmek!
Yalnızlığımın yanına çok yakışıyor bu sevda acısı , içmeden sarhoş oluyorum galiba, baksana ansızın gölgen beliriyor duvarımda, kalemim dolanıyor kelimelere, kağıdım ağlıyor olmadık yerde, anılar bile dumanlı dumanlı , sarılmak istedikçe üstüne gittikçe uzaklaşıyor sanki, ne bu karanlık yahu ? Sahi ya gökkubeyi yıktın hayallerimin üstüne giderken, bakıyorum da semaya şimdi dilek tutacak yıldız bile bırakmamışsın bana , bari bir nefeslik umut bırakaydın ardında …
Hadi gittin diyelim gittin..Kıyıları süürükleyip ardına gittin..Kimseyi kimsesiz bıraktın gittin..Güneşi kör ayı topal bir dünyayı üstüme yıktında gittin.Alışkın şimdi yürek sebepsiz susmalara.Kötü andırma kendini.Giderken bakma arkana.Öyle masum durma şimdi..
Meğer ki gittin
O vakit
Gittiğinle kal .hoşçakal ,yalnız bundan böyle mutluluğa hep bir adım geç kal..
.